DENİZLİ İL MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Coşku İçinde Kutlandı

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Coşku İçinde Kutlandı

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nın 99. yıl dönümü kutlama etkinlikleri dün (28 Ekim 2022) 15 Temmuz Delikliçınar Şehitler Meydanı'nda düzenlenen çelenk sunma töreni ile başladı. Törene: Valimiz Sayın Ali Fuat Atik, Denizli Milletvekilleri Güllizar Biçer Karaca, Haşim Teoman Sancar,  11. Komando Tugay ve Garnizon Komutan Vekili Piyade Albay Ertan Dabi, Denizli Büyükşehir Belediye Başkan V. Ali Değirmenci, Cumhuriyet Başsavcısı Burhan Bölükbaşı, Baro Başkanı Av. Adnan Demirdöğer, Vali Yardımcıları, Pamukkale Kaymakamı Uğur Bulut, Merkezefendi Kaymakamı Dr. Adem Uslu, İl Emniyet Müdürü Kenan Yıldız, İl Jandarma Komutanı J. Alb. Veysel Yanık, İl Milli Eğitim Müdürü Süleyman Ekici, Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, Pamukkale Belediye Başkanı Avni Örki, İl Müdürleri, Sivil, Askeri ve Adli Erkan, Şehit yakınları, Gaziler, Siyasi Parti Temsilcileri, öğrenciler ve öğretmenler katıldı.

Atatürk Anıtı'na çelenklerin sunulmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okunarak program sona erdi.

 

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlamaları Devam Ediyor

 

Cumhuriyetimizin kuruluşunun 99. yıl dönümü kutlama etkinlikleri, Valimiz Sayın Ali Fuat Atik'in Denizli Valiliği önünde  düzenlenen törene katılımı ile gerçekleştirildi.

 

Valilik Makamı'nda gerçekleşen Tebrikat Töreni, Valimiz Sayın Ali Fuat Atik'in tebrikleri kabulü ile başladı.Tebrikat Töreni'nin ardından geçit törenine geçildi. Valilik önünde gerçekleştirilen törene Valimiz Sayın Ali Fuat Atik, Denizli Milletvekilleri Şahin Tin, Nigün Ök, Haşim Teoman Sancar, 11. Komando Tugay Komutan Vekili Piyade Albay Ertan Dabi, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Vali Yardımcıları, Pamukkale Kaymakamı Uğur Bulut, Merkezefendi Kaymakamı Dr. Adem Uslu, ilçe belediye başkanları, kurum müdürleri, sivil ve askeri erkan ile vatandaşlar katıldı.

Valimiz Sayın Ali Fuat Atik, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan tören aracı ile Denizlililerin Cumhuriyet Bayramı'nı kutladılar. Törende, saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunmasının ardından, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı okundu.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı:

"Aziz Milletim...

Sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle, hürmetle selamlıyorum.

Bugün, hep birlikte Türkiye Cumhuriyeti'nin 99'uncu kuruluş yıl dönümüne kavuşmanın gurur ve heyecanını yaşıyoruz.

Ülkemizin 81 vilayetindeki her bir insanımızın ve dünyanın dört bir köşesindeki milyonlarca vatandaşımızın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını tebrik ediyorum.

Yurt dışındaki temsilciliklerimizde bayram sevincimize ortak olan dostlarımıza da şahsım, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.

Bu vesileyle bir kez daha Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal'le birlikte İstiklal Harbimizi zaferle taçlandıran kahramanlarımızı, Büyük Millet Meclisi'nin vatanperver üyelerini rahmetle yâd ediyorum.

Bağımsızlığımız uğrunda bir gül bahçesine girercesine toprağa düşen aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyor, gazilerimizi minnetle anıyorum.

Bundan 99 yıl önce ağır bedeller ödeyerek, gerçekten çok zor şartlarda kurduğumuz Türkiye Cumhuriyeti'ni "muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne çıkarmak" için kesintisiz bir mücadele içindeyiz.

Son 20 yılda gerçekleştirdiğimiz demokrasi ve kalkınma devrimleriyle, sadece milli iradenin önündeki engelleri değil, cumhurla cumhuriyet arasında örülen kalın duvarları da ortadan kaldırdık.

Türkiye'yi, demokrasisi örnek alınan, ekonomisi göz dolduran, diplomasisi ilgiyle takip edilen, milli birlik ve kardeşliğini her türlü sabotaja rağmen en güçlü şekilde muhafaza eden bir ülke konumuna getirdik.

Bir asır önce istiklal mücadelesi mazlum halklara ilham veren Türkiye'nin, bugün de gözlerin ve kalplerin hayırlı menzili içinde olduğu bir gerçektir.

Küresel belirsizliklerin arttığı bir dönemde barışı, istikrarı ve adaleti tesise yönelik gayretlerimiz, tüm kesimler tarafından takdirle karşılanıyor.

Suriye'deki insani trajedinin sona erdirilmesinden Rusya-Ukrayna krizinin çözüme kavuşturulmasına kadar girişimci ve insani dış politikamızla çevremizde bir barış ve refah kuşağı oluşturmaya çalışıyoruz.

Milli gelirine oranla en çok insani yardım yapan ülke olarak, nerede bir mazlum, mağdur ve ihtiyaç sahibi varsa, kökenine, inancına, farklılıklarına bakmadan imdadına koşuyoruz.

Küresel ölçekte ülkemizin itibarını ve ağırlığını artırırken, içeride de yatırım ve kalkınma hamlelerimize aralıksız bir şekilde devam ediyoruz.

Karadeniz'de keşfini yaptığımız ve evlerimize taşımak için gece gündüz çalıştığımız doğalgaz, enerji kulvarında önümüzde yeni ufuklar açtı.

Savunma sanayii alanında kendi ürünlerini tasarlayan, geliştiren, üreten ve bunları ihraç eden bir kapasiteye ulaştık.

Tarımdan turizme, ulaştırmadan eğitim ve sağlığa her alanda kendimizle yarışıyor, başarı çıtamızı sürekli yukarı taşıyoruz.

Birkaç gün önce yaklaşık 6 milyon vatandaşımızın ev ve arsa ihtiyacını giderecek tarihimizin en büyük sosyal konut projesinin temelini attık.

29 Ekim'de de ülkemizin ilk yerli ve milli elektrikli otomobili olan TOGG'un banttan indirilme törenini gerçekleştiriyoruz.

Maruz kaldığımız onca haksızlığa ve engellemeye rağmen, bir satranç ustası hassasiyetiyle, 2053 ve 2071 vizyonlarımızın temelini atıyoruz.

Ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmet altyapısı üzerinde "Türkiye Yüzyılı"nı inşa etmekte kararlıyız.

Rabbim yolumuzu, bahtımızı açık etsin diyorum.

Bu düşüncelerle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızı bir kez daha tebrik ediyor, milletimize sağlık, huzur ve esenlik diliyorum.

Şehitlerimizin ruhları şad olsun!

Cumhuriyetimizin 99'uncu yıldönümü kutlu olsun!".

Sayın Cumhurbaşkanımızın mesajının okunmasının ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmasını yapan Valimiz Sayın Ali Fuat Atik şunları söyledi:

"Aziz Milletim,

Saygıdeğer Denizlililer,

Şanlı ecdadımızın azmi, cesareti, feraseti ve kutsal bedenleriyle aziz kıldığı bu eşsiz ve güzel vatanımızda bugün "kayıtsız şartsız milli egemenlik ve tam bağımsızlık" esasları üzerinde yükselen Cumhuriyetimizin kuruluşunun 99. yılını kutlamanın haklı gururunu ve coşkusunu hep birlikte yaşıyoruz.

Sözlerime başlarken bu gururu ve coşkuyu bizlere yaşatan başta; Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşları olmak üzere bu aziz vatanı, bayrağımızı ve ülkümüzü payidar kılan Millî Mücadeleden bu yana vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü canlarıyla koruyan ve şehitlik mertebesine ulaşan tüm Şehitlerimizi ve Gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, manevi huzurlarında saygıyla eğiliyorum.

Tarihin farklı devirlerinde farklı cihetlerden düşmanlarını her defasında hezimete uğratan Türkler, insanlık tarihinde örneği nadir görülen muazzam bir devlet kurma geleneği ve siyaset kültürünü sonraki kuşaklara devredebilme maharetini göstermişlerdir. Türk tarihinde her devlet, kendinden önceki devletin zengin miras ve birikimi üzerinde yükselmiştir. Şüphesiz devlet kurma geleneği, Türk'ün tarihteki en yüksek kabiliyeti ve meziyeti olmuştur. Nitekim Milli Mücadele dönemi, İstiklal Harbi ve 29 Ekim 1923'te ilan edilen Cumhuriyet, bu yüksek kabiliyetin tüm cihana bir kez daha haykırışı, Türklüğün ise manevi kuvvetinin asırlardır süregelen varlığının birer sembolüdür.

Bugün dünya genelinde Türk tarihi ve Türk siyasi tarihi alanlarında konunun uzmanı birçok bilim insanı devlet, millet, egemenlik ve demokrasi anlayışının Orta Asya bozkır kültüründe varlık sürdüren konar-göçer Türk devletlerinde dahi yaşama geçirildiğini ileri sürmektedir.

Yazılı belgeler, günümüz çağdaş siyaset kültürünün temel ilke ve anlayışının çerçevesini çizen bu kavramların asırlar öncesinde hayata geçirildiğini bilimsel veriler ışığında açıkça ortaya koymaktadır.

Yaşadığımız tarih göstermektedir ki milli benlik ve değerlere bağlılık özce korunduğu müddetçe Türkler, devlet kurma ve yönetme kabiliyetinde daima üstünlük sergilemişlerdir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesinin köklerini de bizzat yaşadığımız kadim tarihin kendisinde bulabiliriz.

28 Ekim 1923 tarihinde yakın çalışma arkadaşlarına "Efendiler, yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz!" sözü ile Cumhuriyet müjdesini veren Ulu önder, Başkumandan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün aynı zamanda;

"Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir!" şeklindeki beyanı, devlet iradesinin kaynağının yine Türk Milleti olduğunu göstermektedir. Bu ise demokrasi anlayışının bizatihi kendisidir.

Saygıdeğer Denizlililer,

Kıymetli Öğretmenler,

Milli terbiye, tarih şuurumuzun temel esaslarından birini teşkil eder. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün de işaret ettiği gibi  "Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır." Bugüne bakıldığında iç ve dış mihraklara karşı tarih şuurunu her daim canlı tutmak temel vazifelerimiz arasında olmalıdır. Bu ise ailede irfan ve terbiye, okulda ise eğitimle ve çağdaş bilimle mümkün olabilecektir.

Nesilden nesile milli hafızayı canlı kılmak; manevi şahsiyetimizi, milli birlik ve dirliğimizi korumanın bir gereğidir. Bu noktada, Denizli'de Milli Mücadelenin öncülerinden Çal Müftüsü Ahmet İzzet Efendi'nin 1938 yılında kaleme aldığı "Türk Yavrularına Öğüt" başlıklı yazısından kısa bir bölüm aktarmak isterim: ''Ey Türk Evladı! Geçmiş zamanları unutma. Çünkü geçmiş zamanlar gelecek zamanların tohumları olduğu gibi, gelecek zamanlar da geçmiş zamanın tarlasıdır." Gelecek nesillere bir uyarı ve vasiyet niteliğindeki bu sözlerden anlaşıldığı üzere geçmişini unutan nesillerin ortak bir gelecek inşa etmeleri zordur. Geçmişte olduğu gibi bugün de her türlü emperyalist cereyana karşı set oluşturmak ancak milli benliğimizin ve milli değerlerimizin muhafazası ile mümkündür. Yaşadığımız tarih göstermektedir ki içeriden ya da dışarıdan, sert ya da yumuşak, ani ya da planlı karşılaşılan tüm olası değişmeler karşısında ancak öz kültürünü koruyabilen ve değişim bilincine sahip olan toplumlar ayakta kalabilmektedir. Bu ise günümüz koşullarında ilim ve irfanla, akıl ve mantık ile mümkündür.

Saygıdeğer Denizlililer,

Dün olduğu gibi bugün de milli birlik ve beraberliğimizi korumak, ülkümüzü muzaffer kılmak için iç ve dış düşmanlara karşı maddi-manevi bütün gücümüzü ve gayretimizi her daim ortaya koyma çabamız ehemmiyetini korumaya devam etmektedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin, aziz vatanımızın maddi-manevi zenginliğine, mirasına göz koyan dış mihrakların ve onların destekleyicisi iç mihrakların her türlü ekonomik, siyasal ve kültürel emperyalist emellerine ve taktiklerine karşı ilim, irfan, iman ve akıl kuvvetiyle karşı durmamız büyük önem arz etmektedir. 

Yakın tarihimizde demokrasimizi sekteye uğratan türlü darbe girişimleri, PKK terör örgütünün insanlık dışı faaliyetleri ve son olarak 15 Temmuz gecesinde aziz milletimizin cesareti ve feraseti sayesinde bertaraf edilen Fethullahçı terör örgütü (FETÖ)nün hain darbe ve ülkeyi bölme girişimi karşısında Batı'nın takındığı sessiz tavır ve ikircikli tutum bir kez daha bizlere Batı rüyasının gerçek yüzünün aslında Batı riyası olduğunu göstermiştir. Bireyi kimliksizleştirme, aileyi değersizleştirme, yersiz-yurtsuzlaştırma, küresel feodalizm ve tüketim eğilimleri dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de sosyo-kültürel yapımızı ve milli-manevi değerlerimizi tehdit etme potansiyelindedir. Bu hususta bireysel ve kurumsal düzeyde gerekli tedbir ve politikaların oluşturulması mühim hassasiyetler içermektedir. Bu noktada hepimize bilhassa siz saygıdeğer öğretmenlerimize, sevgili gençlere ve muhterem anne-babalara mühim vazifeler düşmektedir.

Muhterem Denizliler,

Milletimizin ilim, irfan ve vicdan ordusu Kıymetli Öğretmenler,

Ve Geleceğin nesli Sevgili Öğrenciler,

Daha düne kadar farklı zaman ve koşullar karşısında değişime ayak uydurma gayreti içerisinde olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bugün gerek dünyada gerekse bölgesinde değişime yön veren bir güç haline gelmiştir.

Milletçe ve yurttaş olarak bizlere düşen en asli görev; aynı ülkü ve sorumlulukla bu değişimin yegâne ve etkin paydaşı olmaktır. Bunun için de her gün hiç yılmadan kurulduğu gündeki gibi aynı heyecan, aynı azim ve kararlılıkla her daim çalışmak ve bu suretle asil Milletimizin geleceğini inşa ederek Devletimizin kutlu zaferini onurla ve gururla taçlandırmak temel gayemiz olmalıdır. Bilindiği üzere ancak yüksek toplumlar yüksek bireyler yetiştirmektedir.

Bu hususta Milli Mücadelemizin önderi ve Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün şu sözlerini milli bir vazife olarak benimsememiz gerektiğini vurgulamak isterim: "Benim Türk Milletine, Türk cemiyetine, Türklüğün istikbaline ait ödevlerim bitmemiştir, siz onları tamamlayacaksınız. Siz de sizden sonrakilere benim sözümü tekrar ediniz."

Saygıdeğer Denizlililer,

Sözlerimi bitirirken; ismi bilinen ilk atamız Oğuz Kağan'ın biz Türklere miras bıraktığı ülküyü burada hatırlatmak isterim: "Güneş tuğun, gökyüzü çadırın olsun." Oğuz Kağan'ın manevi şahsında cisimleşen Türklük ruhunu yakın tarihimizde yeniden şahlandıran Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü, kahraman silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilik unvanıyla Hakk'ın rahmetine kavuşan tüm kahramanlarımızı bir kez daha rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun. Ve bir kez daha asil Türk Milletinin ve siz Denizlili hemşehrilerimin Cumhuriyet Bayramı'nı en kalbi duygularımla kutluyorum. Nicelerini birlikte coşkuyla kutlamak dileğiyle sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum. Sözlerimi Büyük Atatürk'ün 10. Yıl Nutku'nda belirttiği sözlerle bitirmek istiyorum.

Cumhuriyetimiz kutlu ve daim olsun." dedi.

Valimiz Sayın Ali Fuat Atik'in konuşmasının ardından öğrenciler Cumhuriyet Bayramı ile ilgili şiir okudular. Okunan şiirlerin ardından Büyükşehir Belediyesi Halk Oyunları ekibi tarafından halk oyunları gösterisi sunuldu. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığının "Tüfekli Hareketler" gösterisi gerçekleştirildi. Spor, şiir ve kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.

Vatandaşlarımızın yoğun katılımıyla gerçekleşen etkinlikler, geçit töreninin yapılmasıyla devam etti. Okulların, askeri birliklerin ve sivil toplum kuruluşları geçişleri vatandaşların coşkulu alkışları arasında gerçekleşti.

Cumhuriyet coşkusunu yaşamak üzere "Cumhuriyet Yürüyüşü" Bayramyeri Meydanı'ndan 15 Temmuz Delikliçınar Şehitler Meydanı'na Valimiz Sayın Ali Fuat Atik, il protokolü, vatandaşlarımız, kamu kurum, kuruluşlar ile STK 'lerin katılımıyla gerçekleştirildi.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları dahilinde son olarak Valimiz Sayın Ali Fuat Atik ve eşi Fulya Atik Hanımefendi'nin ev sahipliğinde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kabul Töreni, il protokolü, şehit yakınları ile gazilerimizin katılımı ile gerçekleştirild

Mehmet Akif Ersoy Mahallesi 29 Ekim Bulvarı No174/1 Merkezefendi/Denizli - 0 258 234 20 00 //// 0 258 234 21 07

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.