DENİZLİ İL MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

Eğitimde Edep Uygulaması Başlıyor

Eğitimde Edep Uygulaması Başlıyor

 

Denizli Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hazırlanan okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerine yönelik Eğitimde Değerler Eğitimi Programı (EDEP) uygulamaya konuluyor. Milli ve manevi değerlere sahip, sorumluluk ve inisiyatif alabilen, yenilikçi ve gelişime açık nesil yetiştirmek amacıyla hazırlanan EDEP Programı; 2016-2017 eğitim öğretim yılında okullarda “saygı, vatanseverlik, demokrasi, sorumluluk, sabır, adalet, çalışkanlık ve empati” başlıkları altında işlenecek. Eğitim programının tanıtımı Vali Dr. Ahmet Altıparmak’ın da katılımı ile Barbaros Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinde yapıldı.

 

 

 

Tanıtım toplantısına; Vali Dr. Ahmet Altıparmak, Vali Yardımcısı Ali Şanlıer, İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut Oğuz, İlçe Milli Eğitim Müdürleri ve Strateji Geliştirme Hizmetlerinden sorumlu şube müdürleri ile Pamukkale ve Merkezefendi ilçelerindeki okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise müdürleri katıldı.

 

 

 

Hazırlanan EDEP Programının tanıtımını sunum eşliğinde katılımcılara anlatan İl Milli Eğitim Müdürlüğü Strateji Geliştirme Hizmetleri Şube Müdürü Ramazan Yılmaz, toplumumuzun genetik kodlarını oluşturan ‘Biz’i bir arada tutan değerlerin, eğitimin temel amacı olduğunu belirterek; EDEP’in sınıflarda uygulanacak bir program olarak tasarlandığını, milli ve manevi değerlerimizi gelecek nesillere aktarmanın hedeflendiğini belirtti. EDEP Programının ana hatlarını oluşturan saygı, vatanseverlik, demokrasi, sorumluluk, sabır, adalet, çalışkanlık ve empati konularının birer ay boyunca sınıflarda öğretmenler tarafından işleneceğini ve sınıflarda işlenecek olan temaların kazanım ve göstergeleri ile birlikte ele alınıp değerlendirileceğini söyledi.

 

 

 

Öğrenciler üzerinde oluşacak olumlu etkilerine değinen İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut Oğuz konuşmasında “Önceki yıllarda uyguladığımız değerler eğitimine daha da derinlik kazandırarak 2016-2017 Eğitim öğretim yılı ile birlikte EDEP ( Eğitimde Değerler Eğitim Programı ) olarak uygulanmaya başlıyoruz. Değerler  eğitimi alanında yapılan çalışmalar göstermiştir ki; toplumsal olarak yeniden yükseliş ancak değerlerimize birlikte sahip çıkarak mümkün olacaktır. Bundan dolayı okul toplumunu oluşturan tüm aktörlerin aktif olarak programın içinde yer alması en büyük ihtiyacımızdır. Hızlı ve baş döndürücü bir şekilde değişim içinde olan değerler, bunlarla baş etmek zorunda kalan ve değerler karmaşası yaşayan çocuklarımız için değerler aktarımı çok daha önemli bir hale gelmiştir. Ortak değerler oluşturamayan bir toplumun bütünleşmesi değil tam tersine toplumsal çözülme yaşaması kaçınılmaz bir gerçektir. Değerlerini gelecek nesillere aktaramayan kültürler ortadan kalkmaya mahkûmdur.” Dedi.

 

 

 

Her anne-babanın çocuğunu, vatanını, milletini seven ve hizmet eden, milli ve manevi değerlerine sahip çıkan bir evlat olarak yetiştirmek için çaba sarf ettiğini söyleyen Vali Dr. Ahmet Altıparmak; “Burada herkesin bir sorumluluk alması gerekir. Sadece idarecilerin değil bütün Türkiye Cumhuriyetinin etkin ve yetkin isimlerinin mutlaka ve mutlaka üstlenmesi gereken bir mevzu.  İyi kadrolar yetişsin, bu ülkeye yön vererek güç katsın, hedeflenen başarılara ulaştıracak beyin gücü istiyorsak mutlaka öncelikle bunları hazırlamamız lazım. 2010 yılında Antalya’da böyle bir çalışma başlatmıştık. Üniversiteyi de bu işin içine katmıştık ve şunu gördüm ki gerek Antalya’da olsun gerekse Denizli’de olsun, ortak sorun ortak yaşama kültürünün olmaması. Bu konuyla ilgili bir İngiliz diyor ki; siz Türklerin evleri muhteşem, pırıl pırıl evdeki bireylerin birbirine olan saygınız harika ama dışarıda neden böylesiniz? diyor. Sokaklar kirli, insanların birbirine karşı olan saygı da sıkıntı var. Ne oluyor da caddeye çıkınca bir anda o ruhu bırakıp bambaşka bir ruha bürünüyorsunuz. Velhasıl biz okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim kademelerinde bu çalışmaya başladık. Tabi ne yapacağımız, nasıl yapacağımız noktasında herkesin kafasında bir soru işareti vardı. Zaman içerisinde güzel bir çalışma ortaya çıktı ve bir kurul oluştu. O kurulda açık uçlu bir materyal, yani bir replik olabilir, kısa bir film olabilir bu kuruldan geçmek kaydıyla bunları materyal olarak depoladık. Kafanızda şöyle bir soru işareti olabilir? Biz bu Programı uygulamaya başlayınca velilerden, ilgili kurum kurum veya sivil toplum kuruluşlarından ne gibi tepkiler alırız? Bunları hiç düşünmeyin arkadaşlar. O dönem bütün sivil toplum kuruluşu temsilcilerini tek tek çağırdım. Kahvesini ikram ettim ve dedim ki biz böyle bir çalışma başlattık. Değerler eğitimindeki başlıklarda çocuklarımızın yetişmesini istiyoruz. Sizin düşünceniz nedir? Sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin hepsi yanınızdayız Sayın Valim dediler. Çocuklarımızın burada belirtilen tüm değerlere sahip olmasını kim istemez ki dediler. Özellikle ortak yaşama kültürü konusu çok önemli. Çünkü genelde tek taraflı yaşıyoruz. Bende bir veliyim öğretmenleri tenzih ederim ama bazıları kendi fikrini dikte etmek için gayret ediyor. O çocuklar kardeşçe yetişmesi gerekirken tam tersi çekişme içinde yetişiyorlar. Birbirlerini aşağılıyorlar. İşte bu noktada akran zorbalığı dediğimiz hadiseyi biz zati sınıflarda görmemiz mümkün oluyor. Türkiye’nin en büyük sıkıntılarından biri de maalesef akran zorbalığı. Değerler eğitimine bu konuyu da mutlaka koymuştur arkadaşlarımız. Kilosuyla, boyuyla veya konuşması ile dalga geçilerek yetişen bir çocuk toplumdan hınç almaya çalışıyor ya da tamamen itilip kakıldığında da mevcut olan yeteneğini ortaya çıkaramıyor. Bütün bunlar çalışmalar ile aşılacak şeyler. Biz bu değerler eğitimini bir çocuğu dahi dışarıda bırakmadan verebilirsek o zaman hedefimize ulaşmış oluruz. Aksi taktirde başarılı olamayız. Antalya’da bu program uygulanmaya başlayınca her kesimden olumlu geri dönüşler aldık. Öğrencilerimizin gerek okullarda gerekse okul dışı ortamlardaki davranışlarında olumlu yönde gelişmeler yaşandı. Antalya’da Kuruldaki arkadaşlara söylediğim diğer önemli bir nokta ise bu program uygulanırken çocukların girişimcilik ruhunun pasivize edilmemesi, tam tersine girişimcilik ruhunun güçlendirilerek canlandırılması idi. Bizim bu ruha sahip bireylere ihtiyacımız var” diye konuştu.

 

 

 28-10-201628-10-201628-10-201628-10-2016

 

Mehmet Akif Ersoy Mahallesi 29 Ekim Bulvarı No174/1 Merkezefendi/Denizli - 0 258 234 20 00 //// 0 258 234 21 07

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.