Page 15 - ÇINAR 10. SAYI
P. 15

14  Denizli İl Millî Eğitim Müdürlüğü Çınar E-dergisi 10. Sayı  Denizli İl Millî Eğitim Müdürlüğü Çınar E-dergisi 10. Sayı  15






 CUMHURİYETİMİZİN YÜZÜNCÜ



 YILI’NDA EĞİTİMDE ASIRLIK ÇINAR:   İlk Rüştiye 1871’de Çatalçeşme’de açıldı.
          Tabi mantar gibi bir anda dikilivermiyor bu devasa yapı. O da bir anadan doğan insan gibi yavaş yavaş
          gelişip evriliyor günümüze doğru. XIX. y.y.da Osmanlı Devleti sadece askerî ve mülkî planda değil,
 EĞİTİMİN KOCA MEKTEBİ   eğitim alanında da bir yenilik peşindedir. Sultan II. Mahmut, bu alanda ilk hamleyi yapan kişidir. 1824

          tarihli bir fermanla ilköğretimi zorunlu hâle getirir. Sonrasında da ikinci aşama olan rüştiye okulları
          açılır. Fakat Denizli’miz, İstanbul’da 1839’da açılan bu okul için 1871’e kadar bekleyecektir. Bazı
 DENİZLİ LİSESİ  yazarlar 1873 dese de o dönemin resmi yazışma içerikleri, rüştiye başlangıcını 1871’e tarihlemektedir.
          Yer ise hepimizin bildiği Çatalçeşme’dir.
          İlk öğretmenlerimiz Hisarlı Ali ve Halil İbrahim Efendi. İlk dönem öğrenci sayılarına bakıldığında
          eğitim yükünü kaldırabilecek bir sayı olarak kabul edilmelidir. Dönemine göre modern eğitim kurumu
          sayılan rüştiyeler, ilk zamanlarda tüm ülkede olduğu gibi Denizli’de de gereken öğrenci sayılarına tam

 değerler yaratan bir varlık. Yaşadığı coğrafyayı değiştiren, ona şekil   olarak ulaşamadı. Bunda medrese sisteminin olumsuz etkileri de söz konusudur. Fakat buna rağmen
 İnsanoğlu veren, en önemlisi de kendinden bir ruh üfleyip kültürler, medeniyetler   Osmanlı devlet yönetimi, açtığı bu yeni kurumların arkasında sağlam ve tavizsiz şekilde durarak okul
 yaratan bir güç. Eşyaya, doğaya, havaya, sanata, yaşadığı ve yakınından geçtiği her şeye sirayet etmeyi   sayısını çoğaltmaya gayret etti. Denizli Rüştiyesinden birkaç sene sonra bir rüştiye de Tavas’a açılır.
 başarır bir şekilde. Maddeye sadece hükmetmez, onu anlamlandırır. Yüklediği hatıralarla o yapıları   Hemen sonra Buldan ve Sarayköy derken arkası kesilmeden devam eder.
 tarihe ve topluma mâl eder. Sonra gün gelir, o yapılar içinde barındırdığı ya da çevresindeki insanları   Denizli halkı da devletin bu gayretlerine duyarsız kalmaz. Devlet dar bütçesine rağmen samimi bir
 etkileyip şekillendirmeye başlar. Duvarlarında tarih ve hatıralar dile gelir, size bir öğretmen gibi ders   şekilde yeni okullar açmaya çalışırken Denizli halkı da bu yeniliklerin yanında olmuş ve okullara
 vermeye başlar. İstediğiniz kadar moderniteye gömülün, isterseniz de yarattığınız sanal dünyaların   yardımlarını esirgememiştir.
 içinde  kendi matriksinizde  kaybolun...  Karşınıza  dikildiği ya  da içine  girdiğiniz anda  yaşadığınız   Özellikle Denizli Rüştiyesi açıldıktan sonra kız çocuklarına da bir rüştiye açılması için Tavaslı zade
 tüm dijital ortamlardan, modern çağın argümanlarından sıyrılır, babanızın, dedelerinizin dünyasına   Ali Efendi kolları sıvamıştır.  Bu eğitim neferi, şimdiki Gazi İlkokulu karşısına 200 öğrenci kapasiteli
 doğru bir zaman tüneli açılmış gibi boyut değiştirirsiniz. Tarih sizi sımsıkı sarar. Duvarlar, eski ahşap   bir kız sanat okulu binası yaptırmıştır. Ali Efendi, sadece okulu yaptırmakla kalmaz, daha sonra da
 çerçeveler sizinle sohbet etmeye başlar. İşte böyle bir mimaridir Koca Mektep… Kökü mazide, gövdesi   okulun masraflarını üstlenerek devletin gönderdiği ödeneği kullandırtmaz.  Okul yoğun gayretler
 günümüzde, dalları geleceğe uzanan asırlık bir çınar vardır karşınızda.   sonucunda resmî olarak 1896’da Denizlili kızların eğitimi için açılır.
   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20